top of page

Yeşilin Kızı AnnE - Bir Kitap İncelemesi

  • Yazarın fotoğrafı: Madam Kırmızı
    Madam Kırmızı
  • 27 Kas 2020
  • 2 dakikada okunur


  • Arka Kapak

Sıra dışı tavırları ve kızıl saçlarıyla, Avonlea isimli küçük bir kasabadaki insanların kalplerini teker teker kazanan bu ele avuca sığmaz küçük kızla, Anne Shirley’le tanışın. Anne, yetimhaneden çıkıp Prince Edward Adası’nın uzak bir köşesindeki Green Gables’a geldiğinde, onu bekleyen Matthew ve Marilla Cuthbert’ın aslında bir erkek çocuğu görmeyi umduklarından habersizdir. Gerçek bir yuvaya kavuşmanın hayalleriyle âdeta uçarak geldiği bu evde istenmediğini, geri gönderilebileceğini öğrenince derin bir umutsuzluğa kapılır. Ancak biraz tuhaf ve inatçı olsa da tertemiz, sevgi dolu kalbi sayesinde sadece Cuthbertlar’ı değil, tüm kasabayı etkilemeyi başaracaktır. L. M. Montgomery’nin ölümsüz kaleminde hayat bulan ve son dönemde Anne with an E isimli Netflix dizisine de ilham olan Yeşilin Kızı Anne, küçük bir kızın yüreğinin penceresinden nesillerdir insanlara umudu, sevmenin gücünü ve hayallerin güzelliğini anlatıyor (Koridor Yayıncılık).



Kitaptan Alıntılar:

"Bir de büyük laflar ettiğim için insanlar bana gülüyor. Ama eğer büyük fikirleriniz varsa, onları ifade edebilmek için büyük kelimeler kullanmanız gerekir, öyle değil mi?"

...

"Oda da çok fazla eşya var ve hepsi o kadar muhteşem ki hayal edecek bir şey kalmamış. Fakir olmanın tek bir iyi tarafı var; hayal edebileceğin çok fazla şey oluyor."



  • Madam Kırmızı Diyor ki;

Buldingsroman türürünü ayrı bir seviyorum. Bir kere ana karakterin çocukluğunu görüp büyümesine tanık oluyorsunuz, ya onunla beraber büyüyor ya da onu kendi çocuğunuzmuş gibi seviyorsunuz. Fazlasıyla size aitmiş gibi hissettiriyor. Belki de bu samimiyetten dolayı seviyorumdur. Şeker Portakalı serisi, Yerdeniz Büyücüsü bende hep tatlı duygular bırakmıştır. İşte Yeşilin Kızı Anne(Ann değil Anne) de ben de yine bu sıcak tatlı duyguları uyandırdı.

Yakın zamanda dizisiyle patlak verdi bu seri. Sonrasında tabi yayınevleri boş durmayıp bir bir kitapları çevirmeye başladılar. Açıkçası ben de hangisinden başlasam acaba diye epey kararsız kaldım. Kararsızlığıma dur deyip ilk önce kitaplarını okuyayım, boşluğa düşersem de dizinin bölümlerine abanırım diye düşündüm. Ama ilk kitabını okurken hafızamın derinliklerinden bana çok tanıdık gelen iki olay ana karakterimizin başına geldi. Çatıda yürümek... Yeşile boyanmış saçlar... Hiçbir şekilde hiçbir eserine maruz kalmamış kişiler için bu tabirler anlamsız gelebilir. Tabii yeni veya eski dizi, filmlerini izlemiş ya da kitabını okumuş olanlarınız elbette anlayacaklardır. Ama ya animesini izleyenler?

Eveeet! Google'da görsel aramalarda bakınırken animeyi buldum ve "İşte bu!"diye bağırdım. Çocukken televizyonda izlemiştim. O bahsettiğim tanıdık gelen olayları da aslında bu animeden hatırlıyordum. Ah, çocukken aslında ne kadar çok anime izlemişiz de haberimiz yokmuş.


Hiç beklemediğim anda aslında seriye yabancı olmadığımı anladım. Bir yandan nostaljik bir hava hissederken diğer yandan ikinci kitabına geçeceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum ve önümüzde 8 kitaplık bir seri var. Yani yolculuğumuz uzun sürecek. Açıkçası daha ilk kitapta Anne'nin bu kadar çabuk büyümesini beklemiyordum. Yazarın Anne'nin önplanda olduğu 6 kitap var. Bize daha neler anlatacağı ise büyük bir merak konusu.



Hayallerinizin ışığı hiç sönmesin!

コメント


  • Grey Instagram Icon
  • Grey Facebook Icon
  • Grey Pinterest Icon
  • DeviantArt - Gri Çember
imzaaaa.png
bottom of page