Kökler - Bir Kitap İncelemesi
- Madam Kırmızı
- 2 Eyl 2020
- 2 dakikada okunur


Arka Kapak
Güzel ve Çirkin masalının bambaşka, çok daha büyülü ve son derece zengin dünyasına açılan sihirli bir kapı…
“Vadimizin dışında anlatılan hikâyeler ne söylerse söylesin, bizim ejderhamız aldığı kızları yemezdi. Köyümüzden geçen yolculardan zaman zaman böyle hikâyeler duyardık. Biz insan kurban
ediyormuşuz da o da gerçek bir ejderhaymış gibi konuşurlardı. Tabii bu doğru değildi: Bir büyücü ve ölümsüz olabilirdi ancak yine de insandı ve on yılda bir içimizden birini yemek isterse, babalarımız bir araya gelip onu öldürürdü. Bizi Galiz Orman’dan koruyordu ve bunun için ona minnettardık; ama o kadar da minnettar değildik.”
Agniyeşka vadideki evini, sessiz sakin köyünü, ormanlarını ve ışıl ışıl akan deresini çok sever. Ancak köyün sınırında, gölgesini kızın hayatından eksik etmeyen, kötücül güçlerle dolu tekinsiz Galiz Orman yer almaktadır.
Agniyeşka’nın köylüleri, Ejderha olarak bilinen soğuk, hırslı büyücünün Galiz Orman’ın güçlerini onlardan uzak tutmasına bel bağlamıştır. Ne var ki büyücü, bu isteklerini yerine getirmek için korkunç bir bedel ister: Ona genç bir kız verilecek ve bu genç kız on yıl boyunca ona hizmet edecektir; en az Galiz Orman’a düşmek kadar korkunç bir yazgı.
Bir sonraki seçim zamanı gelmiştir ve Agniyeşka korkunun pençesindedir. O da herkes gibi Ejderha’nın Kasia’yı alacağına inanır. Zarif, cesur, güzeller güzeli ve Agniyeşka’nın olmadığı her şey olan Kasia. Dünyadaki en yakın arkadaşı. Ve onu kurtarmanın hiçbir yolu yoktur.
Ancak Agniyeşka’nın korkusu yersizdir. Çünkü Ejderha geldiğinde, alacağı kişi Kasia olmayacaktır.
Madam Kırmızı Diyor ki;
Öncelikle şunu söylemeliyim ki hikayenin Güzel ve Çirkin ile hiçbir alakası yok. Gül büyüsü ve bir yere hapsedilen genç bir kız... bunlarla mı benziyor yani? O zaman ben de kitabı taht oyunlarına benzetirim, çünkü kitapta saray kavgaları da var. Ne yazık ki bütün bunlar yerinde birer benzetme değiller. Yayınevinin pazarlama bölümü belli ki satış stratejisi olarak bunu kullanmışlar. Doğrusu işe yaradı da çünkü ben o cümleden dolayı kitabı merak edip satın almıştım.
"Güzel ve Çirkin masalının bambaşka, çok daha büyülü ve son derece zengin dünyasına açılan sihirli bir kapı… "
Neyse diyoruz ve kitabın kapağını bırakıp içine geçiyoruz. Başlarda ergen bir aşk hikayesi olacak diye beni biraz korkutmadı değil. Ama ilerledikçe olayları Agniyeşka ile beraber anlamaya başlıyorsunuz. Kurgu sizi içine çekiyor ve heyecan seviyesi de artıyor. Tabi eğer genç/yetişkin kategorisinde çoğu şeyleri süpürüp bitirdiyseniz bu kitabın sizi çok fazla şaşırtmayacağını düşünüyorum. Yazarın bazen yaptığı ani sahne geçişleri anlaşılırlığı biraz düşürse de çoğunlukla akıcı bir dili var. Ha bir de Agniyeşka'nın pasaklılığını anlata anlata bitiremediği için beni biraz da sinir etti ama bütün bunları gözardı edersek oldukça güzel bir fantastik kitap olduğunu söyleyebilirim.
Hikayede en çok hoşuma giden kısım iyi insanların da aslında aklından çirkin düşüncelerin geçebileceğini göstermesidir. Bir takım olaylardan sonra Agniyeşka'nın Kasia hakkında ve Kasia'nın Agniyeşka hakkında kıskançlık duymaları, onları iyi insandan kötüye dönüştürmez. Ama bunları gün yüzüne çıkarıp davranışa dökselerdi, işte o vakit kötü olmaya başlayacaklardı. Aslında iyi insanların kötü duygulara karşı cesur birer savaşçı olduklarının bir örneğidir bu benim gözümde.
Kitaptan Alıntı:
"Çağrı büyüsünün tek başına yapılan bir büyü olmadığını hissediyordum; paylaşacak biri olmadığında gerçeğin bir anlamı olmadığı gibi."
Çirkin Duygulardan Arınmanız Dileğiyle!
Opmerkingen